28 Mayıs 2012 Pazartesi

Mayıs Ayı Sona Ererken...

Değerli Dostlarım,
Sona ermekte olan Mayıs ayı taa öteden beri gelmekte olan yazı ve yaz tatilini müjdeler, özellikle de okulla ilgisi olanlara... 23 Nisan kutlamaları ile sonlanan Nisan ayının hemen arkasından  gelen 1 Mayıs baharı, 19 Mayıs keyifli gençlik ve spor kutlamalarını... Yandaki resim 19 Mayıs 1973 tarihini taşıyor. Balıkesir Muharrem Hasbi Koray Lisesi, son sınıf öğrencisi olarak son kez 19 Mayıs kutlamalarında yer aldığım o heyecanlı ve keyifli günden bir anı. Yanımda en sevdiğim, can dostum, arkadaşımla...
İçinde yaşadığımız günlerde ise bayramlarımızın bir tartışma konusu olması ve farklı anlamlara doğru yönlenmesi içimizi buran konulardan. Bedenin de ruh ve akıl kadar beslenmesi ve imece ruhuyla bir bütün olarak Ata'mıza ve diğer tüm büyüklerimize şükran ve teşekkür duygularımnızı göstermenin en güzel yoluydu 19 Mayıslar bizim için. Sevgili Beden Eğitimi öğretmenimizin liderliğinde günlerce çalışırdık o bütünsel ritmi yakalamak için. Sonra da o gün en güzel heyecanı ve mutluluğu yaşardık. Şimdi Samsun'a ayrı bir önem vererek kutlamak güzel ancak doğum günü pastasını anlamam ise hiç mümkün değil! Kıyafetlere gelince yandaki 35-40 cm eteğimizin altında lastikli şortumuzla hiç de cinselliği çağrıştırmadan erkek arkadaşlarımızla birlikte yapardık sporumuzu. Ondan 30 sene önce de anne ve babamın spor ve 19 Mayıs giysileri de aynıydı. Herkes birbirini kardeş ve arkadaş olarak görür, birlikte geleceğe hazırlanmanın, geleceği birlikte kurmanın, cinslarının eşitliğinin önemini anlardık. Şimdiki gibi kadını katleden, şiddet denince önce kadının söz konusu olduğu olayları da yaşamazdık!!! Birlikte yani KARMA EĞİTİM erkeğin de beynini eğitmenin en önemli yöntemiydi bu. Kolunun değdiği kızdan etkilenmemeyi,  beyninin herkesi kız-erkek ayrımıyla değil, sadece İNSAN olarak kabul etmeyi öğrendiği günlerdi onlar! Duygusallık çok sonra gelirdi, hayatını kazanma aşamasına gelindiğinde. Okullar bunu da öğrenmenin yollarıydı, kamplar da, spor etkinlikleri de, çaylar ve mezuniyet partileri de! Üstelik bu etkinlikler, hacı, hafız ya da dinsel yönden görevleri olan büyüklerimizin yanında ve onların da takdirle izlediği ortamlarda yapılırdı. Zira onlar da dinin Allahla kul arasında olduğuna inanır ve bizi dogmalarla, kısıtlarla boğmanın geleceğimiz açısından olumsuz sonuçlar doğuracağına inanırlardı. Kurtuluş Savaşı öncesinde Yunan'ın işgali altındaki Balıkesir'de zor günler, geceler yaşamışlar, sonra gelen aydınlanmanın ışığıyla latin harflerini öğrenerek yeni ve aydınlık bir dünyanın önemini kavramışlardı. Atatürk ve modern Türkiye onlar için son derece anlamlıydı. Hafız bir anneannenin böylesine çağdaş yaklaşımıyla büyütüldüm ben. Hem dinimi gereğince tanıdım, hem de onu nasıl iyi, doğru, dürüst, temiz, yardımsever ve çağdaş bir insan olma yolunda aracı edineceğimi uygulamalarıyla ve en güzel örneğim olan onun yardımıyla öğrendim. Asla batıla sapmamam gereğini, yalan, dolan, kandırmalardan da uzak olmanın gerekliliğini de ondan ve anne-babamdan öğrendim. Hepsi nurlar içinde yatsınlar. Eminim mekânları cennettir.
Evet yine dönelim günümüz dünyasına. Bu ay projelerin, sınavların son derece yoğun çalışıldığı günler. Üniversiteler dersleri bitirdi, sınav dönemine geçti veya birkaç gün içinde geçecek. 2 ve 9 Haziranda da benim final projelerim olacak. Öğrencielrime sonsuz başarılar diliyorum.
İlköğretim ve orta öğretim kurumları ise yıl sonu etkinlikleri ve sergileriyle heyecanlı ve yoğun günler yaşamakta. 9. Uluslararası Bilişimci Martılar Projesi de en yoğun günlerinde. Geçen haftaki iki okul ziyaretimde bunua tanık oldum. 1-8 Haziran günleri arasında proje web ve Blog adresleri teslimi olacak. Sonrasında da eş ve jüri değerlendirmeleri. Umarım Ödül Törenimizi İstanbul'da gerçekleştirebiliriz. 7-9 Kasım 2012 tarihleri arasında Nepal'deki Konvansiyona katılmak isteyen ekipleri de arzu ederlerse Nepal'e yönlendirebileceğiz.
Bu haftanın hepiniz için keyifli geçmesini diliyorum. Yağan yağmurun şiddeti bana Göle'deki "Kırkikindi yağmurları"nı anımsatıyor. Umarım küresel ısınmanın kötü sonucu değil, toprağı beslemenin yolu olarak yağmakta... Sevgi ve barışla...
Hayal KÖKSAL