31 Mayıs 2010 Pazartesi

Bilişimci Martılar Projesi

Değerli Dostlarım,
"Sanat yoluyla nitelikli insan yetiştirme" sorununa odaklı 7. Uluslararası bilişimci Martılar Projemiz sona eriyor. 1-8 Haziran tarihleri arasında web/blog adreslerini teslim ederek projelerini sonlandıracak olan Bilişimci martılar Projesinde yer alan okullarımıza başarılar diliyoruz.
Sevgilerimle...

Hayal KÖKSAL

23 Mayıs 2010 Pazar

Gelecek Danışmanlığı


Değerli Dostlarım,
Bir akademik yılın daha sonuna geldik ama deneyimli bir eğitimci olarak gözlediğim şu: Sınav yoğunluğu altında ezilmekte olan gençlerimiz ne yaşamda kendileri için gerekli olacak bilgi ve becerileri gereğince saptayıp öğrenebilmekte ve ne de öğrenme zevkini farklı etkinliklerle dolu dolu yaşayıp edinebilmekteler. Çoğu öğrenci ve de öğretmen sınav ve projelerle bunalmış durumda. Okul ve öğrenme onlar için adeta bir kâbus!!! Bu gelecek günlerimiz adına kaygı verici. Öğrenmenin işkence haline geldiği yeni kuşaklarla ne tür bir ülke ve dünya bizi beklemekte dersiniz? Bu beni gerçekten endişelendiriyor. Sanırım, sizleri de...

Bu ortak soruna bir çözüm getirebilmek adına yeni bir PROGRAM geliştirdim. Adanmış bir anne-babanın önderliğinde başarılı bir öğrenci olarak başladığım ve başarılı bir öğretmen ve eğitimci-danışman-yazar olarak sürdürdüğüm yaşamıma “Başarılı annelik” deneyimimi de kattım. 35 yılda edindiğim öğretmenlik, öğretmen liderliği, kalite ve uluslararası proje yönetiminde etik değerler, insan saygınlığı, barış ve teknoloji kullanımı uzmanlığımın bilgi, beceri ve duygularını da ekleyerek “Yaparak yaşayarak keyifli öğrenme felsefesi” ile yoğurulmuş bir Liderlik Programı oluşturdum:

© GELECEK DANIŞMANLIĞI
(KÜÇÜK YAŞ ÖĞRENCİ VELİLERİ, YETİŞKİN ÖĞRENCİLER ve MEZUNLAR İÇİN)

Bu program; bir görüşme ve anket ile başlıyor ve “Kişiye Özel” plan ve programlar ile sürüyor. Biliyorum ki; anne ve babaların çocuklarıyla ilgili seçimlerinde objektif olmaları çok zor. Eğitim sisteminin tam bir bilmeceye dönüştüğü günümüzde anne ve babaların endişeleri çocuklarının doğumuyla başlıyor. Çok bilinçli ebeveynler temel bilgilerle donattıkları çocuklarının hangi ana okulu veya öğretmene gideceği, ne tür bilgi, beceri ve davranışlarla donatılacağı sınıf ve okul ortamının güvenliği gibi endişelerle uykularını kaçırıyorlar.
Biraz daha büyük çocuklarımızın ise geleceğini planlaması daha farklı bir anlam kazanıyor: Gencimizin hangi mesleklere yatkın olduğu, beklentisinin ailesiyle örtüşüp örtüşmeyeceği, hangi üniversitelerle geleceğin mesleklerini yakalamada daha iyi fırsatların olacağı, yurt içi ve dışı olanaklar, mutlu ve nitelikli çalışma koşullarını yakalayabilme şansı...
Çocuğunuzun geleceğinden endişe ediyorsanız; bilgi, beceri ve duygusal donanımlarını merak edip gelecekte başarılı olabileceği meslekleri saptamak ve "kaliteli" okul ve öğretmen özelliklerini bir kalite uzmanıyla birlikte belirlemek ve uygun okulu bulmak istiyorsanız gelin, tüm bunları birlikte konuşalım. Büyük resmi görmeye çalışıp çocuğunuzu da işin içine katarak farklı bir “Kariyer Planlaması” yapalım. Yaza girerken, tam zamanı, değil mi?
Sevgi ve saygılarımla...
Hayal KÖKSAL

19 Mayıs 2010 Çarşamba

BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN...


Değerli Dostlarım,
Bu özel günde bir bildiri yayımlayan İKKB, Genel Koordinatörü Sayın Nazan Moroğlu'nun yazısından alıntı yaparak bu günü anmak istiyorum. Kendisi, 30 Nisan İnsan Saygınlığının Yükseltilmesi ve Aşağılanmanın Önlenmesi 15. Yıllık Konferansımızda güzel bir konuşma yaparak yabancı dostlarımızı derinden etkilemişti. Teşekkürlerimle...
Hayal KÖKSAL

19 Mayıs Atatürk'ün Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız Kutlu Olsun
Kurtuluş Savaşımızın ilk adımının atıldığı 16 Mayıs 1919 tarihi, Türk ulusunun kaderini belirleyen günlerden biridir. Ümmetten ulus olmaya, tutsaklıktan özgürlüğe, sömürge olmaktan bağımsızlığa geçişin ilk adımlarının atıldığı kutlu gündür.
19 Mayıs 1919 günü, Türk Ulusu için önemli bir gündür. Özgürlüğe, bağımsızlığa atılacak kararlı adımlar için Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a ayak bastığı gündür. Ülkesini içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan çıkarmak isteyen, “Milletin bağımsızlığını yine milletin azmi ve kararlılığının kurtaracağına” inanan Mustafa Kemal, Samsun’a çıkışıyla tüm ülkeyi aydınlatacak bir hareketi başlatmış ve kurtuluş meşalesini yakmıştır.
Atatürk bir konuşmasında “Ben 19 Mayıs’ta doğdum” demiştir. Ulu önder Atatürk’ün bağımsızlık ışığını yaktığı 19 Mayıs’ı doğum günü olarak kabul etmesi, 19 Mayıs’ın tarihimizdeki yerini ve önemini en iyi biçimde yansıtmaktadır. Çünkü 19 Mayıs ülkenin aydınlık geleceği için atılan ilk adımdır.
Bilindiği gibi, 27.5.1935 tarihli Ulusal Bayramlar ve Genel Tatiller Hakkında 2739 sayılı Kanunla 19 Mayıs’ların “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanacağı kabul edilmiştir.
Günümüzde yaşanan tüm sorunlara karşın, elele verdiğimizde Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlık yolunda daima ileriye doğru gideceğimiz günlerin yakın olması özlemiyle, Ulusal Kurtuluş Savaşımızın başlangıcı olan, 19 Mayıs’ın 91. yılında Gençlik ve Spor Bayramınızı kutlarız..."

12 Mayıs 2010 Çarşamba

YANSIMALAR SÜRÜYOR...





Değerli Dostlarım,
Güzel bir paylaşım sonrası heyecanı beni sarıp sarmalamaya devam ediyor. 20 nisan tarihinde sevgili Evelin Lindner'in İstanbul'a gelmesiyle başlayan; "İnsan Saygınlığının arttırılması ve Aşağılanmanın önlenmesi İletişim Ağı"nın 15. Yıllık Konferansı çalışmaları 4 Mayıs tarihinde yolcu ettiğimiz son konuklarla sona erdi gibi görünse de yansımaları hala dalga dalga geliyor. Son derece güçlü sevgi ve kardeşlik bağının ortaya çıktığı etkinlikten sonra ortak proje haberleri ve davetleri alıyoruz. Bu bizleri sevinçle titretirken Dünya Barışı konusunda son derece güçlü umutlarla dolmamıza neden oluyor. Anlaşılan o ki; sevgili dostum Vineeta KamRan'ın dediği gibi "Catch them young!" sloganıyla hareket edecek ve küçük yaştan itibaren yavrularımıza "barış, saygı, sevgi, kardeşlik ve tolerans" kavramlarını öğreteceğiz ki; barış dolu bir gelecek kurabilelim. İngilizce raporu bloğumun İngilizce bölümünde görebilirsiniz. Bundan sonraki gelişmeleri de buradan izleyebilirsiniz.
Sevgili arkadaşlarım; 10-16 Mayıs Haftası bildiğiniz gini "Engelli" dostlarımız için. Bir günlük, bir haftalık anmalar ve kutlamalar geçici heveslerin imgesi. bize gerek olan sürekliliği ve sürekli gelişimi sağlayabilmek. Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği'nin değerli üyeleriyle yürüttüğümüz "Empati" projesinin yakında güzel bir ürünü ortaya çıkacak. İnanıyoruz ki; bu hem engelli ve hem de engelsiz dostalrımız üzerinde son derece olumlu bir etki yapacak. Lütfen bizi merakla bekleyin!
Bu ayın sonunda çoğu üniversite ders dönemini sonlandırıp final sınavalrına geçecek. İlk ve orta öğretim kurumalrının biraz daha zamanı var tatile. 1 Haziran'da sonlanacak olan 7. Uluslararası Bilişimci Martılar Projelerinin ürünlerini merak ve heyecanla beklemekteyiz. Bakalım 50 projeden kaçı bu yolculuğu tamamlayıp "Başarı" ödülünü almayı hak edecek?
Sizlere güneşli ama bunaltmayan güzel günler diliyorum. Sevgilerimle...
Hayal KÖKSAL

1 Mayıs 2010 Cumartesi

Son derece verimli bir paylaşım yaşandı.



Değerli Arkadaşlarım,
28-30 Nisan 2010 tarihleri arasında Boğaziçi Üniversitesi, Güney Kampüste gerçekleştirdiğimiz "15 Annual conference of Human Dignity 6 Humiliation Studies" dün sona erdi. Son derece güzel, içten ve verimli bir paylaşımın yaşandığı etkinlikte; Kanada, Arjantin, ABD, İngiltere, İrlanda, Almanya, Norveç, Hindistan, İsrail, Filistin, Slovakya, Bosna ve Türkiye'den gelen 25 uzmanla birlikte İnsan Saygınlığının anlaşılması, arttırılması ve insanı farklı nedenlerle (dil, din, ırk, cinsiyet,kazanç, statü, vb) aşağılamanın önlenmesi konusunda neler yapılması gerektiği konusunda tartıştık, atölye çalışmaları yaptık ve birikimlerimizi toplumla paylaştık. Tüm dünyada sorun alanı olan iki konuda: kadın hakları ve engellilerin sorunları konusunda çalışma sonuçlarını ve mevcut projelerini paylaşan İstanbul Kadın kuruluşları Birliği Genel koordinatörü Sayın Nazan Moroğlu ve TOFD Başkanı Sayın Ramazan Baş ve ekibine iyi ki varsınız ve bizlerlesiniz diyoruz.
Çoklu ve çok yönlü paylaşımın yaşandığı etkinlikte sanat ve müzik de öne çıktı. İlk günü bağlama virtüözü Gülcan Yeten ve sevgili dostlarının bizlere Karadeniz yöresinden getirdikleri etnik müzikle; ikinci günü Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Konservatuar flüt bölümü master öğrencilerinin muhteşem nağmeleriyle ve son günü de SANSAV'in desteğinde üç değerli sanatçı arkadaşımızın klasik müzik ve opera zenginliğiyle yaşadık. Üçüncü gün ise BTS Lobide Dünya Çocuklarının hazırladığı Barış odaklı; poster ve kolaj çalışmalarının yanında değerli heykel sanatçımız Füge Demirok'un beş güzel heykelinin yer alması bizlere zenginlik kattı. Serginin küratörlüğünü de gerçekleştiren Füge dostuma sonsuz teşekkür ediyorum. Bu arada sergi alanında muhteşem koku ve tadıyla Türk kahvesinin tanıtımını yapan Kuru Kahveci Mehmet Efendi çalışanlarına da başta Tüzün hanım olmak üzere teşekkürler.
Sarıyer Kent Konseyi'nin sağladığı Boğaz turu ile İstanbul'u denizden bakışla tanıyan yabancı dostlarımız Türkiye'nin güzel yemekleri, içten insanları ve muhteşem manzaralarıyla hayran oldukları ülkemize yeniden gelme sözleriyle ülkelerine dönüyor. Boğaziçi Üniversitesi, Sarıtepe Kampüsünde yer alan Kilyos Burç Hotel yöneticileri sevgili Cüneyt ve Arif beylere, taşıma konusunda son derece nitelikli ve dakik hizmetiyle Klas Tur sahibi Sayın Rahmi bey ve söförlerine teşekkür etmeyi de bir borç biliyorum. Katılımcı dostlarımızın büyük bir grubu; Fora Turism'in değerli rehberi Murat'la dünü ve bugünü dolu dolu yaşamakta. Bu arada etkinliğin başından sonuna kadar hep yanımda olarak beni hiç yalnız bırakmayan sevgili öğrencilerim; Uğur, Salim, Murat ve Riza'ya ve en büyük desteğim ve Sü Ge Der Genel Sekreteri, sevgili eşim Servet Köksal'a da çok teşekkür ediyorum. Onlar olmadan hem ben ve hem de dostlarımız kendilerini çok yalnız hissedeceklerdi.
Organizasyonun transfer, İTÜ Vakıftepe tesislerindeki Gala yemeği, çeviri, çanta ve ikram konularında verdikleri destek için Friedrich Ebert Stiftung Derneği, Türkiye Ofisi yöneticilerine çok teşekkür ediyoruz. Bu desteği bize sağlayan Boğaziçi Üniversitesi Barış Eğitimi Merkezi yöneticilerine Sevgili Fatoş Erkman ve Nur Mardin'e, tüm Boğaziçi Üniversitesi yönetici ve personeleine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Dünyanın en güzel şehrindeki en güzel kampüste harika üç gün geçiren HumanDHS uzmanları ilimizin gerçek bir Avrupa şehri olduğu görüşleriyle bizden ayrılıyorlar. Bu düşüncenin oluşmasında katkısı olan ismini saydığım (unuttuğum dostlarımdan özür dilerim)ve sayamadığım tüm dostlarıma yürekten şükranlarımı sunuyorum. Sizler oldukça kendimi yalnız hissetmem olanaksız! İmecemiz muhteşem oldu. Son gün katılımı gönül isterdi ki çok daha fazla olsun, ama biliyoruz ki; herkes kendince çok meşgul ve kendince bir önem sırası var. Bizim gönlümüz bu kadar uzak ülkelerden gelen bu güzel insanların farklı bakış açılarına çok daha fazla kişinin ulaşabilmesini isterdi. Çünkü konu; insanın saygınlığının kazanması, çatışmaların önlenmesi ve dünyanın birliğiydi. Bu konuda gösterdiği duyarlık için sevgili dostum, İSTEK Vakfı Okulları Genel müdür yardımcısı Nilgün hanıma yönlendirdiği İstek vakfı öğretmen ve öğrencileri için özellikle teşekkür ediyorum.
Ne mutlu bizlere!
Emeğin Bayramı olan 1 Mayıs'ı da en içten dileklerimle kutluyor mutlu ve sağlıklı bir gün diliyorum.
Hayal KÖKSAL