3 Şubat 2010 Çarşamba

Tatilin son haftası

Değerli Dostlarım, Tatilin son haftasının keyfini sürmekte olan sevgili öğrenci ve öğretmen arkadaşlarım,
Yoğun bir hafta yaşıyoruz derken kar yine hızımızı düşürmekte galiba, ne dersiniz? Sarıyer sırtlarında yaşayan biri olarak karın diğer İstanbul semtlerine oranla daha yoğun bir engel oluşturmasına karşın doğanın güzelliği karşısındaki hissettiklerimi sanırım anlayabilirsiniz. Gerçekten insan manzara karşısında huzur ve mutluluk duyuyor.

Bu haftabaşında Açık Ders Araçları etkinliğine katılmak üzere İTÜ'deydik. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) OpenCourseWare proje yöneticisi Cecilia d'Oliveira ve ODTÜ'den Sayın Doç.Dr.Kürşat Çağıltay'ı bu konuda dünyada ve ülkemizde yapılanlar bazında dinledik, bilgilendik. Anlaşılan o ki; bundan sonra üniversiteler öğrencilerinie kapalı devre, sınıf ve salonlarda ders vermek yerine kameralar ve elektonik ortamlarla üniversite portallarına yerleştirilen derslerle toplum eğitimine de katkı sağlayacak. Telif olayının şimdilik çok belirgin olmaması geliştirmeye açık alan gibi görünüyor. Bir de öğretim üyelerinin sınıflarına kamera yerleştirilmesi fikrine nasıl bakacakları sorunu var sanırım. Özellikle bizim okullarımızda öğretmenler sınıflarına gözlemci almayı ve de başkaları tarafından izlenmeyi nedense (!) pek sevmiyorlar. Bu sorunu İngilizce Birim Başkanı olduğum yıllarda da yaşamıştım. Sanırım bilgi düzeyinin test edileceği ve hatta kötü dedikodulara neden olabileceği kişileri geri çeken en önemli etkenler. Ne dersiniz? Ah keşke, her öğretmen yaptığı çalışmalara ve projelere yan sınıfındaki öğretmen arkadaşlarını da rahatlıkla dahil edebilse ve imecesini kursa...

15. Annual Meeting of Human dignity and Humiliation Studies organizasyonumuzun çalışmaları devam ediyor. Bilişimci Martılar Projesinde bugün bir ana okuluyla yol haritası çalışmamız var. Türkiye Omurilik felçlileri Derneği ile Kilyos Çevre Koruma Derneğinin de birer STK olarak yanımızda yer almasından büyük mutluluk ve gurur duyduk. Güler Hanıma ve Ramazan Beye çok teşekkürler; destek ve ilgileri için.

Bu akşam Sarıyer Kent Konseyi olarak toplanacağız. İlçemizde güzel şeyler oluyor. Yavaş ama güçlü adımlar atmak lazım. "Kaizen" kalitenin özü.

Yukardaki resim geçen akşam facebookta yeni açtığımız "Tuzla Ortaokulu ve Lisesi İmecesi" grubu için eski resimlerimi karıştırırken elime geçti. Arkasındaki tarih 24 Kasım 1982. Sanırım Öğretmenler Günü'nün ülkemizde ilk kutlanmaya başlandığı yıllardan biri. Tuzla Lisesi öğretmenelri olarak öğrencilerimizin programını izliyoruz. Şu sıralar 1976 tarihinden bu yana yüreğimdeki yerlerini koruyan öçğrencilerim birer birer ortaya çıkıyor. Sanırım facebook'un en çok bu yanı hoşuma gitti. Geçmişte kaldığını, izlerini yitirdiğini sandığınız sevdikelrinizin ortaya çıkmasına neden olan bir paylaşım ağı. İyi ki var ama doğru ve güzel amaçlarla kullanıldıkça... Bu arada resimdeki öğretmen arkadaşlarıma da sonsuz sevgi ve selamlarımı gönderiyorum. Üç yıl sonra yani 1985 yılında ortaokul-lise öğretmenliğinden İstanbul Üniversitesi'ne geçmiştim. Her okul düzeyini tanıma ve sorunlarına-güzelliklerine tanık olma adına Tuzla Ortaokulu'nun ve Lisesi'nin benim üstümde çok büyük etki ve katkısı vardır. Eğitim yöneticisinin her çeşidini tanımama olanak sağlayan bir platformdu benim için. Herkese selam olsun. Bu arada 11. Uluslararası İmece Halkaları konvansiyon Kitabı çıktı. İlgilenen dostlarımız beni arasınlar lütfen. Sevgilerimle iyi bir hafta diliyorum.

Hayal Köksal